Soru Sor
Sorunu sor hemen cevaplansın.
1959 yılında Rusya'nın Kuzey Ural dağlarında 9 gencin hunharca ölümüyle sonuçlanmış, gizemi hâlâ çözülememiş olay.
Olayın çözülememiş olan kısmı Rusya'nın sıfır altı soğuklarında, 9 gencin birdenbire neden kamp çadırlarından can havliyle çıkıp kendi ölümlerine adeta yürüdüğüdür. Olay yerinde yapılan incelemeler gençlerin çadırlarından ayrıldıklarında, neredeyse hepsinin neredeyse tamamen çıplak olduğunu ortaya çıkarmıştır. Sovyet otoritelerine göre 6 genç aşırı ısı kaybından (hypothermia) ölmüştür. Bir tane gencin kafatasının kırıldığı, diğer ikisinin de büyük kaburga kemiği kırıkları olduğu belirlenmiştir. Ayrıca, grubun bir üyesinin gözlerinin ve dilinin çıkartılmış olduğu bulunmuştur.
Bir çok teori bu olayı aydınlatmak için ortaya atılmıştır, fakat hiçbiri noksansız ve kusursuz değildir, olay bu yüzden gizemini korumaktadır.
Grup aslında on kişiydi, fakat bir üye aşırı romatizma ve diğer rahatsızlıklardan dolayı geri dönmek zorunda kalmıştır, bu yüzden, hayatı kurtulmuştur.
Beklenen zamanda gruptan haber alınamayınca, kurtarma ve arama operasyonları başlatıldı. 26 Şubat 1959'da grubun çadırına ulaşıldı. Fakat burada otoriteleri şaşırtan bazı şeyler keşfedildi. Örneğin, çadır boş olmasına rağmen, grubun bütün malzeme ve ayakkabıları hâlâ çadırın içinde duruyordu ve çadır alelacele içeriden yırtılıp açılmıştı. Bulunan ayak izleri gösteriyordu ki, grup üyeleri yürüdükleri yolu tek bir ayakkabı ile, çoraplar ile ve hatta çıplak ayak ile katetmişti. Grup üyelerinin katettiği yol, geçidin 1.5 kilometre uzağındaki bir orman hattını işaret ediyordu. Orman kenarında sadece iç çamaşırları üzerinde olan grubun iki üyesinin cesedi bulundu. Kamp alanı ile orman hattı arasında üç cesede daha ulaşıldı. Cesetlerin ölüm pozisyonu, onların kampa ulaşmaya çalışırken öldüklerini gösterir nitelikteydi.
Kalan 4 üyeyi bulmak ise 2 aydan daha fazla bir süre daha almıştır. Bu üyeler 4 metre karın altında, dar bir dağ geçidinde bulunmuşlardır.
İlk önce bu olayın sorumlusu olarak yerel Mansi insanları düşünülmüştür. Ancak yapılan araştırmalar bunun mümkün olamayacağını gösterdi. Çünkü gruba eğer üçüncü bir kişi veya grup tarafından saldırı yapılmış olsaydı, başka ayak izleri ve hasar, zarar işaretleri bulunması gerekirdi. Fakat yapılan araştırmalar, grup üyelerinin cüzdanlarına bile dokunulmamış olduğunu göstermiştir. O zamandaki araştırmaların sonucu olarak grubun bir doğal felaket sonucu olarak öldüğü düşünüldü ve dosyalar gizli bir arşive gönderildi.
Olayın olma şekli ile ilgili çeşitli teoriler vardır. İlk önce çığ ihtimali düşünülmüştür, fakat bu teori çürütülmüştür, çünkü eğer gerçekten bir çığ olsaydı, grup çadırının karlar altında kalması gerekirdi. Ayrıca grup üyeleri böyle bir durumda orman hattına ulaşamazlardı. Bir başka teori ise dağda esen rüzgârların bir infrasound (sesötesi durum) meydana getirdiği ve grup üyelerinin mental ve fiziksel muntazamlığını alt üst etmesidir. Infrasound spektrumunda olan ses dalgalarının insanlarda panik atak ve zihinsel yıkılmayı tetiklediği bilimsel olarak bilinmektedir. Fakat, bu teori de tam olarak doğrulanamamaktadır, çünkü infrasound'un her insanda aynı etkiyi veremeyeceği ve grubun her üyesinin de bu sebepten bir anda aynı çılgınca tepkiyi vermemesi gerektiği düşünülmektedir.Bir başka sebep olarak, o zamanlarda Sovyetler Birliği'nin yapmış olabileceği askeri testler gösterilmektedir. Fakat, bu teori de eksiktir, çünkü yapılan incelemelerde herhangi bir askeri testin yol açabileceği hiçbir hasar izi bulunmamıştır. Bir başka teori ise bu olayın Katabatik rüzgârların (Katabatic winds) bir sonucu olabileceğidir. Katabatik rüzgârlar son derece nadir doğa olaylarıdır, fakat olduklarında çok büyük çapta zarar vermektedirler. Katabatik kelimesi Yunanca ''aşağı inen'' anlamına gelen katabatostan gelmektedir. Bu teori ''şimdilik'' akla en yatkın teori olarak görülmektedir.
Bazı kişiler ise olayı UFO ve uzaylılara bağlamışlardır. Buna sebep olarak, grubun öldüğü gece o yörede görülen turuncu parlak renkli küre şeklinde olan hava cisimleri gösterilmiştir. Hatta o yörede yaşayan yerli insanlar bu olayı doğrulamıştır. Fakat bu teoriden de emin olmak için yeterli kanıt mevcut değildir.
Sonuç olarak, bu korkunç olay bugün hâlâ aydınlatılamamış olarak önümüzde durmaktadır.
Tarih: 2019-06-24 19:44:44 Kategori: Tarih
Soru Tarat
Kitaptan sorunu tarat hemen cevaplansın.
Sorunu sor hemen cevaplansın.
Dyatlov Geçidi Olayı (Dyatlov Pass Incident) Nedir
Olayın çözülememiş olan kısmı Rusya'nın sıfır altı soğuklarında, 9 gencin birdenbire neden kamp çadırlarından can havliyle çıkıp kendi ölümlerine adeta yürüdüğüdür. Olay yerinde yapılan incelemeler gençlerin çadırlarından ayrıldıklarında, neredeyse hepsinin neredeyse tamamen çıplak olduğunu ortaya çıkarmıştır. Sovyet otoritelerine göre 6 genç aşırı ısı kaybından (hypothermia) ölmüştür. Bir tane gencin kafatasının kırıldığı, diğer ikisinin de büyük kaburga kemiği kırıkları olduğu belirlenmiştir. Ayrıca, grubun bir üyesinin gözlerinin ve dilinin çıkartılmış olduğu bulunmuştur.
Bir çok teori bu olayı aydınlatmak için ortaya atılmıştır, fakat hiçbiri noksansız ve kusursuz değildir, olay bu yüzden gizemini korumaktadır.
Grup aslında on kişiydi, fakat bir üye aşırı romatizma ve diğer rahatsızlıklardan dolayı geri dönmek zorunda kalmıştır, bu yüzden, hayatı kurtulmuştur.
Beklenen zamanda gruptan haber alınamayınca, kurtarma ve arama operasyonları başlatıldı. 26 Şubat 1959'da grubun çadırına ulaşıldı. Fakat burada otoriteleri şaşırtan bazı şeyler keşfedildi. Örneğin, çadır boş olmasına rağmen, grubun bütün malzeme ve ayakkabıları hâlâ çadırın içinde duruyordu ve çadır alelacele içeriden yırtılıp açılmıştı. Bulunan ayak izleri gösteriyordu ki, grup üyeleri yürüdükleri yolu tek bir ayakkabı ile, çoraplar ile ve hatta çıplak ayak ile katetmişti. Grup üyelerinin katettiği yol, geçidin 1.5 kilometre uzağındaki bir orman hattını işaret ediyordu. Orman kenarında sadece iç çamaşırları üzerinde olan grubun iki üyesinin cesedi bulundu. Kamp alanı ile orman hattı arasında üç cesede daha ulaşıldı. Cesetlerin ölüm pozisyonu, onların kampa ulaşmaya çalışırken öldüklerini gösterir nitelikteydi.
Kalan 4 üyeyi bulmak ise 2 aydan daha fazla bir süre daha almıştır. Bu üyeler 4 metre karın altında, dar bir dağ geçidinde bulunmuşlardır.
İlk önce bu olayın sorumlusu olarak yerel Mansi insanları düşünülmüştür. Ancak yapılan araştırmalar bunun mümkün olamayacağını gösterdi. Çünkü gruba eğer üçüncü bir kişi veya grup tarafından saldırı yapılmış olsaydı, başka ayak izleri ve hasar, zarar işaretleri bulunması gerekirdi. Fakat yapılan araştırmalar, grup üyelerinin cüzdanlarına bile dokunulmamış olduğunu göstermiştir. O zamandaki araştırmaların sonucu olarak grubun bir doğal felaket sonucu olarak öldüğü düşünüldü ve dosyalar gizli bir arşive gönderildi.
Olayın olma şekli ile ilgili çeşitli teoriler vardır. İlk önce çığ ihtimali düşünülmüştür, fakat bu teori çürütülmüştür, çünkü eğer gerçekten bir çığ olsaydı, grup çadırının karlar altında kalması gerekirdi. Ayrıca grup üyeleri böyle bir durumda orman hattına ulaşamazlardı. Bir başka teori ise dağda esen rüzgârların bir infrasound (sesötesi durum) meydana getirdiği ve grup üyelerinin mental ve fiziksel muntazamlığını alt üst etmesidir. Infrasound spektrumunda olan ses dalgalarının insanlarda panik atak ve zihinsel yıkılmayı tetiklediği bilimsel olarak bilinmektedir. Fakat, bu teori de tam olarak doğrulanamamaktadır, çünkü infrasound'un her insanda aynı etkiyi veremeyeceği ve grubun her üyesinin de bu sebepten bir anda aynı çılgınca tepkiyi vermemesi gerektiği düşünülmektedir.Bir başka sebep olarak, o zamanlarda Sovyetler Birliği'nin yapmış olabileceği askeri testler gösterilmektedir. Fakat, bu teori de eksiktir, çünkü yapılan incelemelerde herhangi bir askeri testin yol açabileceği hiçbir hasar izi bulunmamıştır. Bir başka teori ise bu olayın Katabatik rüzgârların (Katabatic winds) bir sonucu olabileceğidir. Katabatik rüzgârlar son derece nadir doğa olaylarıdır, fakat olduklarında çok büyük çapta zarar vermektedirler. Katabatik kelimesi Yunanca ''aşağı inen'' anlamına gelen katabatostan gelmektedir. Bu teori ''şimdilik'' akla en yatkın teori olarak görülmektedir.
Bazı kişiler ise olayı UFO ve uzaylılara bağlamışlardır. Buna sebep olarak, grubun öldüğü gece o yörede görülen turuncu parlak renkli küre şeklinde olan hava cisimleri gösterilmiştir. Hatta o yörede yaşayan yerli insanlar bu olayı doğrulamıştır. Fakat bu teoriden de emin olmak için yeterli kanıt mevcut değildir.
Sonuç olarak, bu korkunç olay bugün hâlâ aydınlatılamamış olarak önümüzde durmaktadır.
Tarih: 2019-06-24 19:44:44 Kategori: Tarih
Kitaptan sorunu tarat hemen cevaplansın.
Yorum Yapx